Çiğli Belediyesi’nden işten atılan ve işe geri dönme talebiyle 375 gündür direnen kadın işçiler, bugün CHP Genel Merkezi önünde yaptıkları eylemde taleplerini haykırdılar, Buca ve Karabağ Belediyesi’nde eylemde olan sınıf kardeşlerine selam gönderdiler.
“375 gündür direniyoruz.
Yollarda, meydanlarda, Ankara’nın önünde, belediyelerin kapısında “Emeğimizin onurunu” savunuyoruz.
Bugün bu onurlu direnişin sesini, Buca ve Karabağlar Belediyesi’nde maaşları ödenmediği için oturma eylemi yapan sınıf kardeşlerimize gönderiyoruz.
Biliyoruz; maaşını alamamak, emeğinin yok sayılmasıdır.
Geciken ücret, borçla, açlıkla, çocuğunun sütünü, evinin elektriğini pazarlık konusu yapmaktır.
Bu bir idari hata değil; bu doğrudan sınıfa karşı işlenmiş bir suçtur.
Siz yalnız değilsiniz.
Bizi işten atanlar hangi bahaneyi ürettiyse, sizin maaşınızı ödemeyenler de aynı yalanlara sığınıyor:
Bütçe yokmuş, kaynak yokmuş, tasarruf yapılacakmış…
Ama biz çok iyi biliyoruz:
Kaynak halktan toplanıyor ama patronlara akıyor.
Tasarruf önce işçiden, memurdan, emekçiden başlıyor.
Kemer sıkma politikaları en çok kadın işçiyi, çocuklu aileyi, kiracı emekçiyi eziyor.
Biz kadın işçiler olarak, emeğin ve yaşamın yükünü omuzlayanların mücadelesini omuzluyoruz.
Bugün Buca ve Karabağlar sokaklarında “Maaşımı istiyorum” diyen her işçi, aslında daha insanca bir yaşam için hepimizin sesini yükseltiyor.
İnsanca bir ücret için, güvenceli bir iş için, onurlu bir yaşam için;
Çiğli’den Buca’ya, Karabağlar’a
Sınıf kardeşlerimize selam gönderiyoruz.
Emeği görmeyenlere karşı daha fazla görünerek,
Sesimizi kısmaya çalışanlara karşı daha gür çıkarak,
Birbirimize yaslanarak kazanacağız.
Direnen kazanır, dayanışma yaşatır!”
