Özak işçileri “suçlu” ilan edildi

Özak Tekstil’de sendika hakkı için direnen işçiler, mahkeme kararıyla suçlu ilan edildi. Özak işçileri “Bu yasaları kim yazdı, kimin için yazdılar?” diye sordu.

  • Haber
  • |
  • Sınıf
  • |
  • 24 Haziran 2025
  • 19:45

Özak Tekstil’de 500 işçinin sendika seçme hakkı ve baskılara karşı sürdürdüğü direniş, Urfa’da İş Mahkemesi tarafından “Kanun dışı eylem” olarak değerlendirildi. BİRTEK-SEN ve 9 işçi temsilcisi hakkında açılan davada, eylemlerin “kanuni grev” sayılamayacağına hükmedildi. Karara yapılan itiraz da istinaf mahkemesi tarafından reddedildi.

İstinafın onadığı karar, iş mahkemesinin görev sınırlarını aşması ve anayasal hakları yok sayması nedeniyle tepkilere yol açtı. İşçiler, mahkeme kararının tamamen patronları korumaya yönelik olduğunu belirterek “Bu yasaları kim yazdı, kime göre yazdılar?​” diye soruyor.

Özak Tekstil İşçilerinin Avukatı Songül Argünağa, iş mahkemesinin daha önce de yetkisini aşarak eylemleri durdurma kararı verdiğini hatırlattı. BİRTEK-SEN Genel Başkanı Mehmet Türkmen ise bu kararın, zaten baskı altındaki sendikal örgütlenme ve grev hakkını tümüyle ortadan kaldırma çabası olduğunu vurguladı.

***

Özak Tekstil’de direnen kadın işçilerden Yıldız Bağcı, mahkeme tarafından suçlu ilan edildiklerini ancak konuyu takip eden herkesin, işçilerin haklı olduğunu bildiğini söyledi. Kararın, işçilerin direncini kırmak için verildiğini ifade eden Bağcı “Hep söyledik. Biz direnip kazanırsak başka fabrikalardaki işçiler de kazanacaktı, kurdukları sefalet düzenini bozmuş olacaktık. Direnişimiz devletin yararına olmayan bir şey. O yüzden bütün gücüyle müdahale etti, etmeye devam ediyor” dedi. Asıl suçu patronun işlediğini, onun arkasından da devletin geldiğini dile getiren Bağcı konuşmasına şöyle devam etti:

“Sesimizi duyurmak için başka ne yapabilirdik? Suçlu değiliz, yine olsa yine yaparız. Patron, devlet, polis ve jandarma suç işledi” ifadelerini kullandı. Yasaların vatandaşları koruması gerektiğini söyleyen Bağcı, “Mahkemeler kimin suçlu olduğuna bakıp, ona göre davranmalı. Bu mahkemeler niye patronun tarafında. Kim yazdı ya bu yasaları, neye göre yazdılar.”

***

Evrensel'den Deniz Kar’a konuşan BİRTEK-SEN Genel Başkanı Mehmet Türkmen, istinaf kararının sendika seçme hakkı, grev yapma hakkı, demokratik eylem yapma hakkını ortadan kaldırdığını vurguladı. İşçilerin fabrikada sözleşme yapan Öz İplik-İş Sendikasına, patronun dayatmasıyla zorla üye yapıldığını hatırlatan Türkmen, “İşçilerin uğradığı baskı, mobbing, işten atma, tehdit, kadın işçilere taciz, sendikaya zorla üye yapma gibi onlarca farklı suç işlendi. Bu suçlar, patronla sarı sendika tarafından işlendi. İşçiler bu sendikadan istifa etti ve 700 kişinin çalıştığı fabrikada 550 işçi BİRTEK-SEN’e üye oldu. Sendikamıza üye işçiler fabrikada sorgu odalarına çekildi, istifaya zorlandı. Sendika seçme hakkı eğer anayasal bir haksa, kanunların dışına çıkan Öz İplik-İş ve Özak yönetimi oldu” dedi. İşçilerin eylemlerinin kanunlarla ifade edilmiş bir grev olmadığını belirten Türkmen, “Bu eylemler, demokratik eylem yapma hakkının bir biçimidir” ifadelerini kullandı.

İstinaf tarafından onaylanan kararın son derece tehlikeli olduğuna vurgu yapan Türkmen kararın yalnız grev hakkına saldırmadığını dile getirdi. “Bu karar, anayasayla güvence altına alınmış sendika seçme hakkını da yok sayan bir karar” diyen Türkmen kararı kabul etmediklerini belirterek şöyle devam etti:

“Bu karara karşı grev hakkını, sendika seçme hakkını savunmak, işçi sınıfının örgütlenme hakkını savunmakla eş değerdir. Bu kararı kabul etmiyoruz. Bu kararı anayasa mahkemesine, gerekirse uluslararası yargıya taşıyacağız.”