Kamu işçilerinin sözleşme süreci kapsamında Kamu Çerçeve Protokolü’nde iktidar kamu işçilerine aylar boyunca oyalamanın ardından sefalet ücretini dayattı.
600 bini aşkın kamu işçisinin örgütlü olduğu Türk-İş ve Hak-İş ağaları aylar boyunca süreci boş gözlerle izlemekle yetindiler. TÜHİS’in %16 oranında sefalet zammını dayatmasının ardından tabanın basıncıyla Türk-İş eylem kararları almak zorunda kaldı. Bu haftadan itibaren gerçekleşecek eylemler “grev” hedefinden yoksun ve saldırıyı püskürtmekten de uzak…
Türk-İş eylem kararları alırken, yüz binlerce işçinin örgütlü olduğu Hak-İş ne yaptı peki? Kocaman bir hiç!
Tam da bu süreçte başkanlar kurulunu toplayan Hak-İş’in bildirisinde kamu işçilerinin sözleşme sürecine dair ise geçen ifadeler şöyle:
“Ancak aradan geçen süre zarfında TÜHİS tarafından yapılan teklif, kamu işçilerinin beklentilerini karşılamaktan uzak kalmış; hayal kırıklığı yaratmıştır.
HAK-İŞ Başkanlar Kurulu; insan onuruna yaraşır çalışma şartlarının sağlanması, gelir adaletinin güçlendirilmesi ve yaklaşık 600 bin kamu işçisinin alın terinin karşılığını alabilmesi için toplu sözleşme sürecinin bir an önce tamamlanması gerektiğini vurgulamaktadır. Bu çerçevede, HAK-İŞ Başkanlar Kurulu 2025 yılı Kamu Çerçeve Anlaşma Protokolü’nün çalışanların beklentilerini ve taleplerini karşılayacak şekilde ivedilikle sonuçlandırılmasını ve imzalanmasını talep etmektedir."
“Büyük bir hayal kırıklığı yaşayan” Hak-İş’in sonuç bildirgesinde sadece iktidardan “rica” var. Ne bir tutum ne göstermelik de olsa eylem çağrısı var.
Bu açıklamasıyla Hak-İş’in bir kez daha milyonlarca işçinin taleplerini savunmak, bu talepleri için mücadele etmek gibi bir niyeti olmadığı görülmektedir. Hak-İş bu ibretlik tutumuyla bir kez daha iktidarın güdümünde hareket ettiğini göstermektedir.