İstanbul Elektrik Tramvay ve Tünel İşletmeleri'nde (İETT) çalışan 1608 işçi 12 yıl önce verilen söze ve iki yıl önce verilen mahkeme kararına rağmen kadrosuz çalıştırılıyor. Mahkeme kararını tanımayan İETT Genel Müdürlüğü böylece işçilerin ücretlerinin önemli bir miktarını gasp ediyor.
Taraf'tan Sümeyra Tansel'in haberine göre, şu an İETT'de sözleşmeli çalışan 1608 işçinin yılan hikayesine dönen kadro sorunu 2002 yılına dayanıyor: 2002 yılında İETT şoför ve bakım işçisine ihtiyaç duydu ve İçişleri Bakanlığı'na başvurdu. Ancak bakanlıktan bütçe çıkmaması ve toplu ulaşımın aksamaması için İETT ihale yoluyla hizmet alımına gitti. Böylece 2002 yılında ihaleyi kazanan KİPTAŞ’tan kadroya geçirmek sözüyle bin 244’ü şoför, 364’ü bakım işçisi olmak üzere 1608 personel istihdam edildi.
Daha sonra binlerce işçi kadroya alındı
1608 işçi aradan geçen 12 yıla rağmen kadroya geçirilmedi. Öte yandan 2005’te açıktan atama yoluyla KİPTAŞ üzerinden bin 200 kişi, 2006’da Kamu Personel Seçme Sınavı’yla 2 bin 300 kişi, 2013’te de yine KİPTAŞ üzerinden açıktan atamayla bin 69 kişi olmak üzere toplam 4 bin 469 kişi kadroya alındı.
İETT mahkeme kararını uygulamıyor
Duruma itiraz eden işçiler İstanbul 1. İş Mahkemesi’nde dava açtı. Mahkeme, 17 Temmuz 2012’te işçilerin başlangıçtan itibaren İETT Genel Müdürlüğü işçisi sayılarak özlük haklarının yeniden düzenlemesi ve geçmişe dönük haklarının iadesine karar verdi. Ancak karar İETT Genel Müdürlüğü’nce uygulanmadı.
“Aylık 600 TL kaybımız var”
İETT mağduru işçilerden biri mahkeme kararının iki yıldır hiçe sayıldığını belirterek şunları ifade etti: “Bizim yerimize bir sürü kişi kadroya alındı. Sözleşmeli olduğumuz için diğer işçilerden aylık 300 TL az ücret alıyoruz. 300 TL fazla mesai ücretini de alamadığımız için 600 TL kaybımız oluyor. 12 yıldır kadro peşindeyiz. İlk yıl ‘Hükümet bizden oldu, vereceğiz’ dediler. Sonra ‘Mahkemeye verin, onaylarsa alırız’ dediler. Şimdi de dinlemiyorlar.”
AKP şefleri vattlarle işçileri oyalarken millyon dolarlık yatırımlar hayat buluyor. Belediyeler işçilerin en yoğun sömürüldüğü işkollarından birini oluşturuyor. Taşeron sistemi, ücretlerin geç yada yatırılmaması gibi uygulamalar işçilerin sefalet koşullarını ağırlaştırıyor.