Gazze’deki soykırım devam ederken, ABD-AB emperyalistleri soykırımcı İsrail’e tam destek veriyor. Dinci-faşist Netanyahu rejimine kimi “eleştirel” laflar etseler de hem mali hem askeri hem diplomatik destek sürüyor. Körfez devletçiklerinin Emir ve Kralları, Amerikancı Arap rejimleri, Şam’daki HTŞ terör emirliği, Ankara’daki dinci-faşist AKP-MHP rejim gibileri ise, soykırımcılara mal ve hizmet taşımaya devam ediyor. Destek vermeyen devletler ise, soykırımı izlemekle yetiniyor.
Hegemonya çatışmalarıyla çalkalanan kapitalist/emperyalist dünya sisteminin Gazze’de yapılanlara hiçbir ciddi itiraz göstermemesi, Tel Aviv’deki soykırımcıların zıvanadan çıkmasına zemin hazırladı. İsrail, aç-susuz bıraktığı Filistinlileri, bir lokma ekmek alabilmek için toplandıkları yardım dağıtım noktalarını bombalayarak neredeyse her gün ayrım gözetmeden yüzü aşkın kişiyi katlediyor. 7 Ekim 2023’ten beri devam eden soykırımın ne Birleşmiş Milletler ne Avrupa Birliği ne İslam İşbirliği Teşkilatı ne Arap Birliği ne insan hakları kuruluşları ne “uygar” batılı ne de “Arap” veya “Müslüman” devletler tarafından durdurulmayacağı kesinleşti.
Soykırım karşıtı ilerici kuruluşlar, insan hakları savunucuları, ırkçılık ve faşizm karşıtları Gazze’nin etrafındaki ölüm ablukasını kırmak için harekete geçti. Geçen hafta Madleen yelkenlisi Gazze’ye ulaşma girişiminde bulunmuş ancak Tel Aviv’deki soykırım çetesinin haydutça saldırısına maruz kalmış, eylemcilerin Gazze’ye ulaşmaları engellenmişti. Bu defa karadan bir konvoy Gazze’ye doğru yola çıktı.
“Mağrip direniş konvoyu” adı altında Cezayir, Tunus, Libya, Mısır güzergahından Gazze’ye varmak için yol çıkan konvoy Libya’ya ulaştı. 12 otobüs ve yüzlerce araçla yola çıkan eylemcilerin sayısının, 1700’ü Tunuslu olmak üzere 2 bin kişiyi aştığı bildirildi. Cezayir, Tunus, Fas ve Moritanya’dan eylemcilerin yer aldığı konvoya Libya ve Mısır’dan da katılımların olması bekleniyor. Konvoyun uğradığı tüm şehirlerde halkın eylemcileri sıcak karşılaması dikkat çekiyor. Özellikle Mağrip ülkelerindeki ilerici-devrimci kurumların da halkların da Gazze’deki soykırıma tepkiler yaygın ve bunu pek çok kez eylemlerle dile getirmişlerdi.
***
Eyleme önderlik eden kurumların “buluşma noktası” olarak seçtiği Kahire’ye farklı ülkelerden kara ve hava yoluyla ulaşan çok sayıda eylemcinin de konvoya katılması planlanıyor. Ancak Mısır rejiminin konvoyun geçişine izin verip vermeyeceği henüz net değil. Kahire’ye farklı ülkelerden gelen 200’ü aşkın eylemciyi sınır dışı etmesi, Mısır rejiminin Tel Aviv’deki soykırımcı çeteyi rahatsız etmemek için konvoyu engelleme çabasına girişebileceğinin işareti sayılıyor. Abdülfettah el Sisi yönetiminin bir açmaza düştüğü görülüyor. Zira konvoyu engellemesi onu rezil rüsva edecek. Yol vermesi durumun ise ABD-İsrail baskısıyla karşı karşıya kalacak. Yine de El Sisi ve adamlarında zerre kadar haysiyet kalmışsa, soykırımcı çetenin baskılarına rağmen konvoya yol verecektir.
Anadolu Ajansı’na konuşan eylemcilerden Cezayirli Doktor Cemile Şitah, şu çağrıyı yapıyor:
“Gazze felaket durumda. Dünyadaki tüm özgür ve şerefli insanların Gazze'yi kurtarmak için çabalarını birleştirmesi gerekiyor. Gazze'nin kurtarılması sadece hükümetin boynunun borcu değil aynı zamanda halkların da sorumluluğunda. Halk olarak burada amacımız tarihe bir iz bırakmak ve Filistin meselesine destek olmaktır.”