Siyonist İsrail’in ateşkese fiilen son vermesiyle Filistin halkına yönelik soykırım savaşı yeniden başlatıldı. İsviçre’de daha önce soykırıma karşı eylemler düzenlenmiş, İsrail’in “savunma” şirketi Elbit Systems ile ortak çalışan Rami SWISS şirketinin içine girilerek bir eylem gerçekleştirilmişti. Rami SWISS, eylemi yapanları şikayet ederek yasal süreç başlatmış ve 2 bin frank mahkeme masrafı çıkarılmıştı.
Eylemi gerçekleştirenler bu süreci değerlendirmek ve mahkeme masraflarının bir kısmını çıkarmak için farklı tarihlerde eylem ve etkinlik düzenlediler. İlk olarak “Soykırımı durdur! İşbirliğini durdurun!” şiarlı bir yürüyüşle, Filistin’deki soykırım protesto edilmiş, İsviçre devletinin İsrail ve diğer katliamcı devletlerle yaptığı çok yönlü işbirliği teşhir edilmişti. Cezanın onaylanması sonrasında UBS bankası önünde bir eylem düzenlenerek hem Rami SWISS’deki eylem ve amacı anlatılmış hem İsviçre devleti ile İsviçre bankalarının Elbit Systems şirketiyle ilişkileri teşhir edilmişti.
Bu eylemlerin devamı olarak 10 Nisan’da Filistin halkıyla dayanışma ve mahkeme masraflarını karşılamak için etkinlik gerçekleştirdi. Etkinlik başlamadan önce birlikte yemek yendi ve sohbet gerçekleştirildi. Etkinlik, şimdiye kadar yapılan eylem ve yürüyüşlerin bir özetiyle başladı. Ardından Filistin sorununa yönelik kısa bir politik konuşma gerçekleştirildi. Filistin halkının ikinci bir Nakba yaşadığı, 1948’den bu yana Siyonistlerin işgal ve katliamlarına maruz kalan halkın bugün de soykırım ile karşı karşıya kaldığı ifade edildi. İsviçre’deki eylemlerde ve genel bir eğilim olarak emperyalistlerin siyonistlere verdikleri desteğin yeterince konuşulmadığı veya gündeme getirilmediği vurgulandı. Avrupa devletlerinin, Filistin halkıyla dayanışma eylemlerini lekelemek için her tepkiyi “anti-semit olmakla” itham ettiği, oysa anti-semitizmin Avrupa’da ortaya çıktığı belirtildi. Bugün Ukrayna’nın başında bulunan Nazi hükümetinin desteklendiği hatırlatıldı ve Zelenski rejiminin anti-semit olmadığını iddia eden AB’nin ne kadar riyakar olduğuna dikkat çekildi. Son olarak, mücadelenin ve direnişin sadece Filistin topraklarına giderek değil, bulunduğumuz tüm alanlarda yükseltilmesi gerektiği vurgulandı.
Filistin’de soykırıma militan tepki göstererek açlık grevi başlatan bir eylemci söz aldı. Genç yaştayken Filistin davasıyla ilgilenmeye başladığını, birçok kez Ortadoğu ve Filistin’e giderek “Medeniyetler kavşağındaki Gazze” adlı kitabı yazdığını aktaran konuşmacı, soykırım ile beraber Filistin’deki dostlarına ve halkına yönelik insani duygulardan ötürü tek başına eylem kararı aldığını, 40 günlük açlık grevi yaptığını, üzerinde öldürülen Filistinli çocukların sayısını gösteren bir tabelayla her gün İsviçre’nin farklı tren istasyonlarında eylem yaptığını anlattı. Bu süreçte hem birçok destek aldığını hem saldırıya uğradığını anlatan konuşmacı, eylemin demokratik bir hak olmasına rağmen özel güvenlikler tarafından tehdit edildiğini ve bir keresinde özel güvenlik ve sonrasında polisin saldırılarına uğradığını aktardı. Son olarak Filistin halkıyla dayanışma için yapılan eylemlere katılmaya ve Rami SWISS’teki gibi işgal eylemleri gerçekleştirmeye çağırdı.
Etkinlikte söz alan Filistinli bir konuşmacı ise, daha küçük yaşta siyonistler tarafından boğazından vurulup ölümden döndüğünü ve bu yüzden konuşmakta sorun yaşadığını söyledi. Devamında, yaşadığı Gazze ve Batı Şeria’da sağlık, ulaşım, eğitim veya zaruri ihtiyaçlara erişimin ne kadar zor olduğunu anlattı. Ayrıca Gazze’de Hamas ve el Fetih arasında yaşanan gerginliklerden ötürü baskı altında olduklarını, taraflardan birini seçmeye zorlandıklarını söyledi.
Konuşmalardan sonra 75. yılını geride bırakan Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım Kuruluşu UNRWA üzerine hazırlanan bir belgesel izlendi. Etkinlikte UNRWA ile dayanışma için üzerinde “Soykırımı şimdi durdurun” yazılı Filistin bayraklarının satışı yapıldı. Belgeselin izlenmesinden sonra etkinlik, Filistin halkıyla dayanışmaya, eylem ve etkinliklere katılmaya devam etme çağrısıyla sona erdi.
Kızıl Bayrak / Lozan
