İsrail ordusunda görevli asker ve subaylar, Gazze Şeridi'nde açlıkla mücadele eden sivillere yönelik neredeyse her gün gerçekleşen katliamları doğruladı. İsrail’in önde gelen gazetelerinden Haaretz’in cuma günü yayımladığı bir araştırmaya göre, Tel Aviv yönetimince kurulan Gazze İnsani Yardım Vakfı'nın (GHF) mayıs sonunda yardım dağıtımına başlamasından bu yana yardım noktaları yakınlarında en az 549 sivil öldürüldü. Bu bilgi, Gazze’deki sağlık otoriteleri tarafından perşembe günü açıklandı.
Haaretz'e konuşan ancak isimlerini vermeyen askeri kaynaklara göre, İsrail ordusu dağıtım noktalarında dfağıtıma başlamadan önce ve sonrasında kalabalığa doğrudan ateş açıyor.
Bir asker, “Burası bir savaş alanı gibi. Kontrol önlemleri alınmıyor. Dağıtım noktalarında bir parça yiyecek almak için gelen sivillere ağır silahlarla, makineli tüfeklerle, havan topları ve bombalarla ateş açılıyor.
Aç insanlar bir tehdit oluşturmuyor” diyerek askeri yetkililerin “tehlikeli bir şekilde yaklaşıldığı” için ateş açıldığı yönündeki açıklamalarını yalanlıyor.
İç bölgelerde, GHF’nin yiyecek dağıtımı ve İsrail’in İran’a yönelik saldırısıyla birlikte, uluslararası desteğin tamamen çökmesinin önlendiği değerlendiriliyor.
Medyada Gazze artık sadece “arka bahçe” gibi sunuluyor. Bir yedek askerin ifadesine göre, bu durum askerlere Gazze'nin artık “kendi kurallarının” olduğu bir yer hissi veriyor. “İnsan hayatının bir anlamı kalmadı” diyor.
Haaretz’in araştırmasında, Tuğgeneral Yehuda Vach’ın adı özellikle öne çıkıyor. Aralık 2024’te yayımlanan bir önceki haberde, onun komutasındaki 252. Tümen’in Netzarim Koridoru’nda birkaç kilometre genişliğinde bir “ölüm bölgesi” oluşturduğu belirtilmişti.
Vach’ın, “Gazze’de masum insan yok” görüşünü tekrar tekrar dile getirdiği ve bu bölgedeki herkesi meşru hedef ilan ettiği aktarılıyor.
Son katliamlarda da bu tümenin önemli rol oynadığı bildiriliyor. Bir askere göre, yardım bekleyen kalabalıkların bombalanması artık “standart uygulama” haline gelmiş durumda.
Bütün bu savaş suçu iddialarına rağmen şu ana dek hiçbir iç soruşturma başlatılmadı. Ancak ordu içinde, insanlara hangi silahlarla ve ne zaman ateş açılabileceği konusunda üst düzey bir tartışma yürütüldüğü ifade ediliyor.
Fakat tartışmalarda ahlaki boyutun göz ardı edildiği, asıl kaygının eylemlerin “meşruiyete zarar verip vermeyeceği” olduğu vurgulanıyor.
Bir subay, “Herkesin asıl endişesi bu. Ahlaki taraf kimseyi ilgilendirmiyor” diyor.
Cuma günü, yerel sağlık yetkilileri bir kez daha yardım merkezleri çevresinde onlarca aç sivilin öldürüldüğünü bildirirken, İsrail ordusu kuzey Gazze’ye insani yardımın girişini tamamen engelledi.
Çeviri: Kızıl Bayrak
Junge Welt-David Siegmund-Schultze / 28.06.2025