Halkı cehalete sürükleyen iktidara karşı mücadeleye!

Bugün Türkiye’de yaşanan birçok sorunun temeli aslında cehalette dayanıyor. Yaşanan kadın cinayetleri toplumun bir kesiminin gerici geleneklerden kurtulmayıp, cehalet içinde yaşaması yüzünden yaygınlık kazanıyor. Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) denilen kurumun yarışmalarında “organik hoşaf” finale kalıyorken, yarışmaya alınmayan proje dünya çapında finale kalıyor ise bunun sebebi de yine cehalettir. Niteliksiz insanların nitelikli gözükmesinin sebebi de…

  • Haber
  • |
  • Güncel
  • |
  • 02 Ocak 2020
  • 20:26

Yaklaşık 18 yıl AKP iktidarı altında yaşadık ve hala yaşamaya devam ediyoruz. Bu süreç içinde Türkiye bilimsel olarak çok büyük bir sarsıntıya uğradı. İktidarın tepesindeki diktatör ve onun yandaşları, toplumu nasıl çürüteceklerini iyi biliyorlardı. Önce olduğu kadarıyla eğitim sisteminden bilimi ayıklayıp, yerine dinci, bilim dışı bir zihniyeti yerleştirdiler. Son yıllarda din derslerini zorunlu hale getirip matematik gibi dersleri seçmeli yapmaları da aslında gerici-faşist iktidarın toplumu yozlaştırmak için ne denli kararlı olduğunu gösteriyor.

Tabii bu arada toplumun aklını çelmek için başka şeyler de yaptılar. Örneğin, gerçekte hürmette kusur etmedikleri emperyalist efendilerine, kameralar karşısında efelenme pozları verdiler. Biz bu efelenmelerin sadece sözde olduğunun ve halka gösteriş için yapıldığının farkındaydık her zaman.

Bir de tüm bunların farkında olmayanlar vardı, ısrarla gerici iktidarın ve tepesindeki zatın yalanlarıyla sarhoş olmayı seçenler… Marx’ın zamanında dediği gibi, “Cehalet ayrıcalıklı sınıfın ustaca kullandığı bir silahtır.” AKP iktidarı ve yalakaları kendi taraflarına çektikleri bütün insanları cehalete sürüklediler ve onların cehaletlerini kullandılar.

Bu cehalet, toplumu perişan hale getirdi. Bugün Türkiye’de yaşanan birçok sorunun temeli aslında cehalette dayanıyor. Yaşanan kadın cinayetleri toplumun bir kesiminin gerici geleneklerden kurtulmayıp, cehalet içinde yaşaması yüzünden yaygınlık kazanıyor. Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) denilen kurumun yarışmalarında “organik hoşaf” finale kalıyorken, yarışmaya alınmayan proje dünya çapında finale kalıyor ise bunun sebebi de yine cehalettir. Niteliksiz insanların nitelikli gözükmesinin sebebi de…

Bugünkü koşullarda, kendini devrim mücadelesine adamış biz devrimciler, bu cehalete karşı insanları bilinçlendirmeli, gerekli mücadeleyi yürütmeye çalışmalıyız. İşçi sınıfının verili tablosuna takılmadan, işçi sınıfı saflarındaki devrimci ve militan dinamiği açığa çıkarmaya yoğunlaşmalı, hem işçi sınıfına hem de tüm emekçilere, örgütlendiklerinde ortaya çıkabilecek kuvveti göstermeliyiz. Eğer ortada “cehalet” varsa onun en büyük düşmanı biz devrimcileriz. Bu cehalete, iktidara ve mensuplarına karşı savaşmak için bütün insanları devrimci mücadeleye davet ediyorum.

Eylem Ekim