Gerici faşist iktidarın zorbalığına karşı eylemlerin 10. gününde DİSK işyerlerinde yaptığı çağrı ile “Direnİşte”yiz dedi.
DİSK’e bağlı sendikalar bugün örgütlü olduğu tüm yerlerde öğle aralarında bildiri okudu ve yarım gün iş bıraktı.
İstanbul’da Beylikdüzü Belediyesi önünde eylem yapan DİSK, KESK, TMMOB, “Emeğimiz, haklarımız, geleceğimiz ve demokrasi için ayaktayız” pankartı açtı. Eylemde KESK İstanbul Şubeler Platformu “Darbeye hayır! Halk iradesi engellenemez” pankartı ile katıldı.
Eylemde konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu şunları dedi:
"Emeğimize, ekmeğimize, demokrasiye sahip çıkmak için, bu tehlikeyi savuşturmak için omuz omuza verelim, örgütlenelim"
Bunun yanı sıra şu işyerlerinde bildiriler okundu:
İstanbul’da SML etiket, Temsa İstanbul Sitesi, Avrupa Konutları Atakent2, Atakent3 site işçileri, Haliç Şantiyesi’nde Birleşik Tarım Orman İşçileri Sendikası’na üye işçiler, Üsküdar AğaçAŞ,
Genel-İş Sendikası’na üye işçiler, Denizli'de, Antakya’da, Mersin’de Büyükşehir Belediyesi ilaçlama işçileri, Ankara Yenişehir Belediyesi temizlik işçileri,
Konya Nakliyat Ambarı’nda Nakliyat-İş üyesi işçiler
“Emeğimiz, haklarımız, geleceğimiz ve demokrasi için ayaktayız”
Okunan bildiride ve yapılan açıklamalarda “Gelirde ve vergide adaletsizlik ile beraber ülkede de adaletsizlik büyüyor” denildi. Gerici faşist rejimin artan baskı ve zorbalığına değinildi ve şunlar ifade edildi:
“Anayasal toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkını kullanmak tutuklama gerekçesi olarak gösteriliyor. Grev hakkı, sendikalaşma hakkı, toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı, ifade özgürlüğü, seçme ve seçilme hakkımıza da el uzatılıyor. Bu hakların olmadığı bir ortamda demokrasiden de cumhuriyetten de söz etmek mümkün değildir.”
Son olarak şunlar belirtildi:
“Tehlikede olan tutuklanan siyasetçiler değildir. Tehlikede olan soframızdaki ekmektir, çocuklarımızın geleceğidir. Tehlikede olan demokrasidir, cumhuriyettir. Tehlikede olan 85 milyon insanıyla bu ülkedir. Tek kişinin ağzından çıkan her sözün ferman kabul edildiği, kimsenin karşısına aday çıkamadığı, kimsenin hakkını hukukunu arayamadığı bir düzen hepimiz için büyük bir tehdittir. Demokrasiyi, Cumhuriyet, toplumsal barışı ve kardeşliği tehdit eden bu girişimleri püskürtmek hepimizin ortak görevidir. Kimse kendini çok güçlü sanmasın: İşçilerden, emekçilerden, emeklilerden, gençlerden, kadınlardan, kısacası halktan büyük bir güç yoktur. Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir! Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz!”
