“Karakolda, mahkemede, cezaevinde bir yıl daha”

TGS'nin 2024-2025 dönemine ilişkin basın özgürlüğü raporuna göre 1 Nisan 2025 itibarıyla en az 18 gazeteci gazetecilik faaliyetleri nedeniyle tutuklu. 1 yılda ise 29 gazeteci tutuklandı.

  • Haber
  • |
  • Güncel
  • |
  • 03 Mayıs 2025
  • 23:31

Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), 3 Mayıs Uluslararası Basın Özgürlüğü Günü’nde, 2024-2025 dönemine ilişkin basın özgürlüğü raporunu kamuoyuyla paylaştı. 

TGS Genel Başkanı Gökhan Durmuş, Türkiye’de gazetecilerin yıl boyunca cezaevlerinde, adliye koridorlarında ve karakollarda olmak zorunda kaldığına dikkat çekti.

Raporda yer alan veriler şu şekilde: 

“1 Nisan 2025 itibarıyla en az 18 gazeteci gazetecilik faaliyetleri nedeniyle tutuklu. 1 yılda 29 gazeteci tutuklandı, 6’sına ev hapsi cezası verildi. 123 gazeteci gözaltına alındı, 90 gazeteci ifadeye çağrıldı, 313 soruşturma açıldı. 212 davada 311 gazeteci yargılandı. Bu davaların 196’sı ceza, 16’sı tazminat talepli özel hukuk davalarıydı. Gazetecilere toplamda 137 yıl 23 gün hapis ve 161 bin 980 TL adli para cezası verildi. 56 gazeteci fiziksel saldırıya uğradı, 90 gazeteci tehdit edildi. 3 basın kurumuna saldırı düzenlendi. 3 basın kurumu hedef gösterildi. Nisan 2024’te Suriye’nin kuzeyinde gazeteciler Nazım Daştan ve Cihan Bilgin, SİHA saldırısıyla hayatını kaybetti."

AYM’nin yetkilerini iptal etmesine rağmen Dezenformasyonla Mücadele Merkezi’nin faaliyetlerini sürdürdüğü, Hrant Dink ve Uğur Mumcu cinayetlerinin hâlâ aydınlatılmadığı belirtilerek artan RTÜK cezaları sıralandı.  

Basın İlan Kurumu (BİK) tarafından Evrensel Gazetesi’nin 2019’dan beri resmi ilan ve reklam yayınlama hakkı durduruldu, bu hak 2022’de tümden iptal edilmişti. İstanbul 2. İdare Mahkemesi, Evrensel’in BİK’in iptal kararına karşı açtığı davayı reddetti. İstinaf süreci devam ediyor.

TGS’nin işyerlerinde yürüttüğü anketlerden elde edilen veriler, gazetecilerin derinleşen yoksullukla mücadele ettiğini ve mesleği sürdürmekte zorlandığını ortaya koydu. 

Bu yılki raporda bir ilk de yaşandı. Cezaevindeki tutuklu gazetecilerin kaleme aldığı mektuplar, “Cezaevinden Mektup Var” başlığıyla rapora dahil edildi. Gazeteciler Elif Akgül, Ercüment Akdeniz, Yıldız Tar, Öznur Değer ve Vedat Örüç’ün kaleme aldığı mektuplarla cezaevindeki gazeteciler yaşadıklarını anlattı. Raporda ayrıca Prof. Dr. Ceren Sözeri Özdal’ın “Gazete Duvar Neden Kapandı?​” başlıklı makalesiyle de dijital medyanın sorunlarına ışık tutuldu.