2 Temmuz Sivas Katliamı’nın 32. yılında Ankara’da miting düzenlendi. PSAKD ve ABF tarafından örgütlenen miting Tandoğan Meydanı’nda saat 18.00’da gerçekleştirildi. 

Miting için Gençlik Caddesi boyunca kortejler oluşturularak yürüyüş gerçekleştirildi. Yürüyüşün ardından miting alanına girildiğinde kürsüden kurumlar selamlandı. Sonrasında başta Sivas Katliamı’nda yitirilenler olmak üzere mücadelede ölümsüzleşenler anısına saygı duruşu gerçekleştirildi. Devamında katliamda yitirilenlerin isimleri okunarak yaşıyor sloganı atıldı. 

Mitingin ilk konuşması ABF adına yapıldı. Yapılan konuşmada iktidarın cezasızlık politikası eleştirilerek şunlar denildi:

“Ömür boyu yatması gereken katiller hapisten çıkarılıyor. Dün Madımak Otelini kuşatanlar bugün devlet kadrolarında işe alındı, bakan yapıldı. Geçmiş katliamlarda da olduğu gibi yüzleşilmediği için bu katliamlar, Suruç’ta 10 Ekimde olduğu gibi devam etti. Aynı zihniyet okullara imam göndermektedirler. Yeni eğitim modelini tanımıyoruz. Aleviliğin içini boşaltmak için kültür bakanlığında birim oluşturuldu.”

Sonrasında PSAKD adına konuşma yapıldı. Konuşmanın girişinde şunlar vurgulandı: 

“Karanlığa, gericiliğe ve şeriata karşı aydınlığı savunanlar yan yana, omuz omuzalar. Bu yüzden diyoruz ki Sivas için herkez için adalettir. Bu ülkede katliamlar tarihi var. Bize sadece bu dünyada Kerbela’yı mı yaşattılar, Sivas Kerbela’dır bizim için, Roboski Kerbela’dır, 10 Ekim, Suruç Kerbela’dır” 

Kurumların konuşmasının ardından Tertip Komitesi adına bir metin okundu. Sivas’ta ozanların, aydınların katledildiği dile getirildi. Konuşmanın devamında “Katillerin sloganlar eşliğinde hareket ettiği, güvenlik güçlerinin seyirci kaldığı, dönemin siyası iktidarının sessizliği üzerine yapılan katlima insanlık tarihinin kara lekesidir” denildi ve devletin katilleri cezası bıraktığı ve adeta ödüllendirdiği dile getirildi. Konuşmada şunlar ifade edildi:

“Katillerin büyük bir bölümü cezasız kalırken ceza alanlar affedildi. İnsanlığa karşı işlenmiş bir dava zaman aşımına uğratıldı. Diğer katliamlarla da yüzleşilmedi. Hesabı verilmedi. Çünkü katiller bizzat siyasi iktidarlar tarafından, devlet tarafından korundu. Irkçı faşist çeteler cesaretlendirildi. Dolayısıyla katiller teşvik edildi.”

Ekonomik ve sosyal krize de değinilen açıklamanın devamında şunlar vurgulandı:

“Ekonomki ve sosyal kriz, adalet krizi ile gerici ve tekçi bir ablukaya dönüşürken emekçilerin emeklilerin gençlerin kadınların bedeller ödeyerek kazandıkları temel haklar bir bir gaspediliyor. En demokratik anayasal haklar kullandırılmıyor. Bu düzenin devamına yönelik her türlük hukuksuzluk olağanlaştırılıyor. Eğitim sisteminde “Türkiye Yüzyılı” maarrif modeli, gerici, tekçi bir kuşatmanın diğer adıdır” 

Konuşmanın devamında Alevi coğrafyasının madencilik adı altında talan edildiği dile getirildi. Bunun bir doğa katliamının yanısıra bir inanç kültür ve hafıza kıyımı olduğu da belirtildi. Açıklama emekten, eşitlikten yana, özgür ve kardeşçe yaşanabilecek aydınlık Türkiye çağrısı ile sonlandırıldı. Konuşmaların arından semah gösterimi ve türkülerle miting sonlandırıldı. 

Sınıf devrimcileri mitinge BDSP imzalı “Sivas’ı unutma, unutturma, savaş, baskı katliam düzenine geçit yok” pankartı ile katıldı. 

Kızıl Bayrak / Ankara